6 Nisan 2009 Pazartesi

MEKTUP



SÜRGÜN YANIMIZIN SONLANDIĞI KARA PARÇASI
Sır diye bir şeyin kalmadığı satırlardır mektuplar .Üstelik de öyle ortaya yazmaktan öte birşey.Bir tarafı vardır anlayan için.
Başlı başına sanattır mektuplardaki satırlar.Zamanın içinden geçilen kapılardır kendine ait mahremiyetiyle.Bilinmeyen bir mektup ise sanki sonsuzluktan postalanmış bir gerçekliktir . İyi okunmalı!
Mektup içtenliktir
samimiyetin son noktası bir sürgünlük durağı ,kendine ne kadar yakınsın ya da uzaksın sana en iyi anlatan öte dünyanın sesidir....
Mektup el yazısıyla ,sayfasıyla ,zarfıyla bir şeçkidir bir taraftan .İçine kendini koyuşun kapalı bir zarfıdır.Hele yoktan varolabiliyorsa aman dikkat ;o gücün taa kendisidir...
Zaman içinde azımsayan bunun farkında olamayan içinse bir insan masalıdır.....Bu haliyle gerçekleşen bir düş olamasa da ,dikkatle ve özenle bakılması gereken bir hakikat parçasıdır.
Mektup bir insandan bir insana uçabilen kaçak kelimeleri taşıyan bir kağıttan uçaktır...
Aslında hep aynı savaş içindir bir bilinç merdiveni için.Aşktan büyük bir şey yoktur ve o hiç bir şeye bilinçle bürünemez,ancak uçabilir konabilir ve dönüşebilir hakkı olan şeylere....
Bu sesin ele geçirdiği yerdir mektup satırları anlayana ,anlamayana...
Canlıdır mektuplar bir yer kaplarlar . Hayata dair oldukları için yaşamaktır istedikleri hayatta yer kaplamaktır kağıdı zarfı gibi.....Bir mahremiyetin sığınağıdır bir sağnağın ortasında.
Ve mektuplar sır saklayamaz gerçeği değiştiremez ve örtpast edemezler asla.....Anlaşılsalar da anlaşılmasalar da.....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder







Kendi masalını kendine anlatmayan hayatı anlatmasa da olur ...Tek kitabımız odur ....